|
|
|
|
 |
| La Vinya |
LA VİNYA 4-8-2014
Ahh La Vinya
Kızıl bukleli saçlarının döküldüğü alnı mı,
O bukleleri savuran rüzgar mı
daha şanslı
Manalı bakışlarına dalan sevdalı
Elini savurması,dudak bükmesi bile edalı.
Ne zaman çarşıya çıksa
Bütün bakışlar onda
Ve yüzüne bakarak konuşsa biriyle
Dudaklarının ritmine uyup
Sevişirdi ruhuyla ve gözleriyle
Ahh La Vinya
Şen şakrak,mübalağalı
Beli ince,kıvrak,dansta iddialı
Konuşması,gülmesi şuh ve ağdalı
Ne şairler şiir yazdı adına
Ne ressamlar resmetti dudaklarını
Neye konu olsa güzelleştirdi ama
İçinde hep bir hüzün
Hep beklemede manalı manalı
Ahh La Vinya
Moru severdi tende
Alı severdi gülde
Akı severdi gelinde
Kristal kafesler ardına hapsettiler
Ne moru ne akı hiç olmadı....
La Vinya'nın öyküsü bir kaptanla başladı.Aslında çok önce başlamıştı ama onun içini ilk gören kişi KAPTAN dı.O vakitler La Vinya bunu anlamadı.Aşkatan kör olmuş gözleri kaptanı horladı.Kaptan ona şiirler yazdıkça o sevgilisinden gelen aşk şarkılarına yordu ve şiirleri onun ağzından sandı.Oysa atan manalı kalp başka,La Vinya'nın adadığı insafsız kalp başkaydı.Ne değer veren karşılığını bulabildi,ne değer verilen aslında o değere sahipti....
by Sacide Seçkin
|
|
|
|
